Sirkeci-Kazlıçeşme hattı, 3,7 milyon yolcu taşıyarak İstanbul'un tarihi mirasını yansıtan önemli bir ulaşım projesi oldu. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, hattın açılışından bu yana 3 milyon 781 bin 26 yolcuya hizmet verildiğini açıkladı. Bu proje, İstanbul'un tarihi dokusunu koruyarak modern ulaşım imkânları sunmayı hedefliyor.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, 26 Şubat 2024 tarihinde hizmete giren Sirkeci-Kazlıçeşme hattının İstanbul’un tarihi merkezlerinden geçtiğini belirtti. Hattın, Marmaray ile entegre olması, ulaşımda önemli bir kolaylık sağladı. Bugüne kadar taşınan 3 milyon 781 bin 26 yolcu, projenin başarısını gözler önüne seriyor.
Uraloğlu, hattın İstanbul’un tarihi mirasını yansıtan bir güzergahta yer almasının turizme de katkı sağladığını vurguladı. Bu durum, hem yerli hem de yabancı turistlerin ilgisini çekiyor. Hattın güzergâhı, tarihi dokunun korunmasına yönelik önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
8,3 kilometrelik hattın inşasında tarihi surlar ve diğer kültürel miras alanlarının korunarak, modern ulaşım ile tarihi dokunun uyumunun sağlandığını söyleyen Uraloğlu, “Sirkeci, Cankurtaran, Kumkapı, Yenikapı, Cerrahpaşa, Kocamustafapaşa, Yedikule ve Kazlıçeşme olmak üzere 8 istasyonu kapsayan hattımız İstanbul’un tarihi ve kültürel mirasını yansıtan bir güzergâhta yer almasıyla turizme de önemli katkı sunuyor.” dedi.
Bu proje, İstanbul’un tarihi dokusunu korumakla kalmayıp, aynı zamanda modern ulaşım ihtiyaçlarını da karşılıyor. Ulaştırma Bakanı, hattın turizm açısından önemini vurgularken, tarihi alanların korunmasının da altını çizdi.
Sirkeci-Kazlıçeşme arasında günde toplam 83 sefer yapıldığına dikkat çeken Uraloğlu, seferlerin sabah 06.00’dan gece 23.00’e kadar sürdüğünü belirtti. Seyahat süresi Sirkeci-Kazlıçeşme arasında 17 dakika, Kazlıçeşme-Sirkeci arasında ise 19 dakika olarak belirlenmiştir. E-32000 setleriyle işletilen hat, sefer başına bin 637 yolcu kapasitesine sahiptir.
Bu sefer sıklığı, yolcuların ulaşımda zaman kaybetmeden hareket etmelerini sağlıyor. Hattın verimliliği, İstanbul’un yoğun trafiği göz önüne alındığında oldukça önemli bir avantaj sunuyor. Uraloğlu, bu durumun günlük yaşamı kolaylaştırdığını ifade etti.
Proje alanının toplam 215 bin metrekare olduğunu söyleyen Uraloğlu, çalışma alanının 92 bin 450 metrekaresinin demiryolu ulaşımı için kullanıldığını ifade etti. Geri kalan 122 bin 550 metrekare ise yaya yürüme alanı, bisiklet, scooter parkuru, dinlenme ve rekreasyon alanları olarak düzenlendi. Bu alanlar, vatandaşların yaya olarak kullanımına açıldı.
Uraloğlu, “Projemiz kapsamında raylı sistem, yaya ve mikro mobilite araçları, sosyal aktivite alanları oluştururken, yaya ve karayolu alt geçitlerini de rehabilite ettik. Yani projemiz ile insanımızın yaşam konforunu artıracak diğer düzenlemeleri de gerçekleştirdik.” diye konuştu. Bu düzenlemeler, İstanbul’un yeşil alan ihtiyacını da karşılamayı hedefliyor.